Daniel Knorr, sanatında estetik nesneyi bir düşünsel süreç ve eleştirel araç olarak yeniden konumlandırır. Knorr, bir olgunun ya da nesnenin sıradanlığını altüst ederek, gündelik olanı bir güçlenme, kendini anlama ve farkındalık yaratma eylemine dönüştürür. Bu yaklaşım, sanatçının işlerinde kullandığı geniş materyal yelpazesiyle görünür hale gelir: performans, metin, arşiv materyalleri ve yerleştirmeler. Örneğin, The Naked Corner isimli eserinde, şirketlerce tescillenmiş ticari sloganları çıplak insan bedenine yazmak gibi radikal bir yöntemle, dilin ekonomik sistem içindeki rolünü ve sömürüsünü ifşa eder. Bu gibi eserler, Knorr’un sanatında ekonomi, biyopolitika ve kültürel eleştiri gibi unsurların iç içe geçtiğini gösterir.
Knorr’un yapıtlarında çoklu anlam üretimi temel bir stratejidir; eserlerini çelişkili ve istikrarsız anlamlarla yükler. Bu, yalnızca sanat yapıtını değil, sanatın bağlamını da tartışmaya açar. Knorr, ironi ve absürdü, gerçekliği sarsan ve toplumsal algıları sorgulatan bir yöntem olarak benimser. Ancak bu yöntem, sadece eleştiriden ibaret değildir; aynı zamanda izleyiciye alternatif bir okuma alanı sunar. Knorr’un eseri, sanat mekânları kadar kamusal alanları da içerir ve bu alanlarda geleneksel algılara meydan okur. Sanatçı, mekânın toplumsal ve politik dinamiklerini dönüştürerek, izleyicinin hem fiziksel hem de zihinsel katılımını talep eder.
Knorr’un sanatsal pratiği, yalnızca bir ifade biçimi değil, aynı zamanda bir müdahale alanıdır. Örneğin, Smoking in the Museum adlı çalışmasında dumanı bir ideolojinin cisimleşmesi olarak ele alır ve bunu küresel biyopolitik tartışmalara bağlar. Bu tür çalışmaları, bireyler ve devlet arasındaki kontrol ilişkilerini sorgularken, sanatın teorik bir zemin üzerinde ne kadar güçlü bir şekilde var olabileceğini ortaya koyar. Knorr’un üretimleri, kavramsallık ve eleştirel düşüncenin bir araya geldiği bir alan yaratırken, sanatın geleneksel sınırlarını sürekli genişletir ve yeniden tanımlar.
Daniel Knorr, 1968 yılında Romanya’nın Bükreş kentinde doğdu. 14 yaşında ailesiyle birlikte Almanya’ya göç eden Knorr, Münih Güzel Sanatlar Akademisinde Daniel Spoerri’nin öğrencisi olarak eğitim aldı. Sanatçı, 1990’larda Berlin’e taşındı ve 2005 yılında Venedik Bienali’nde Romanya’yı European Influenza adlı eseriyle temsil etti. 2017 yılında ise çok katmanlı eseri Expiration Movement, hem Kassel hem de Atina’da düzenlenen documenta 14’te sergilendi. Knorr’un eserleri bugün Zürih’teki Migros Müzesi, Leipzig’teki Stasi Müzesi ve Münih’teki Pinakothek der Moderne gibi önemli koleksiyonlarda yer almaktadır.
Daniel Knorr, yaşamını ve çalışmalarını Almanya, Berlin’de sürdürüyor.